Simentaller Hakkında Bilgi

Anavatanı İsviçre olan bu ırk "Lekeli inek" (Fleckvieh) olarak adlandırılırken zamanla bu isim "Simental" olarak devam etmiştir. Kombine verimli (Et - Süt) bu ırk kuzey ve güney Amerika'da, Avustralya'da, birçok Avrupa ülkelerinde ve Afrika'da daha çok etçil yönünden dolayı tercih ediliyor.

Limuzin Sığırı Irkı - Limousin Cattle

Limuzin Fransa kökenli bir et ırkı sığır ırkıdır.Sakin yaratılışa sahip uyumlu hayvanlardır.Kırmızı renkli sığırlardır.Limuzin ineklerinde annelik iç güdüsü mükembeldir.Kaslı ve et tutma yeteneği yüksek etçi bir sığır türüdür.Limusin dana et yapısı yağsız,lifsiz ve yumuşaktır.Besi et randumanı çok iyidir.

Belçika Mavisi

Belçika mavisi sığırı,piedmontese sığırı gibi çift kas gen yapısına sahip etçi bir sığır çinsidir.Dünyada tanınmış bir besi sığırıdır.Belçika mavisi sığır ırkının ana vatanı Belçika ülkesidir.Belçika mavisi chrolais ve shorthorn sığırlarının kendi aralarında melezlenmesi sonucu ortaya çıkmıştır.1800'lü yıllardan başlayan bir çalışma 1950 yılında sonuçlanmıştır.Yaklaşık 150 yıllık bir çalışma sonucu belçika mavisi et sığırlarının genetik özelliği şekillenmiştir.1950 yılında belçika mavisi boğa spermalarıyla suni tohumlama çalışmaları başlamıştır..

Charolais (Şarole)

Şarole sığır çinsi,Fransa menşeyli bir bir sığır ırkıdır.Fransa'ya bağlı chrollas bölgesinin meşhur bir hayvanıdır.Et ırkı sığırlar arasında büyük bir üne sahiptir.

Hereford

Adını İngiltere'nin güneybatı bölgesindeki herefordshire vadisinden almıştır. 17 yy.'dan sonraları bu vadiden dünya'ya yayılmıştır. 19. yy itibari ile Kanada , ABD, Arjantin, Brezilya, Avustralya, Yeni Zelanda, Güney Afrika ve Almanya gibi ülkelerde yetiştirilmiştir.

29 Haziran 2015 Pazartesi

İhracatçı iken, ithalatçı olduk..

BESİCİLİK SOS VERİYOR
Son 5 yılda yem fiyatlarının yüzde 100'e yakın oranda artması, kaçak girişler ve ithalatın önlenemez yükselişi besicilere kepenk  kapattırıyor. Gaziantep'te 600 olan besici sayısı 380'e indi. Günde 10 bin canlı hayvan ihracatı  gerçekleştirilirken, şimdi ise günde 10 bin hayvan ithal ediliyor
CANLI HAYVAN MERKEZİYDİK
Gaziantep Et ve Süt Üreticileri Derneği Başkanı Mevlüt Polat, canlı hayvan ihracatında büyük sıkıntılar olduğunu söyledi. Gaziantep'in yıllar önce canlı hayvan merkezi olduğuna dikkat çeken Polat, "Bugün gelinen nokta ise içler acısı. Eskiden günde 10 bin hayvan ihraç ederdik. Bugün ise günde 10 bin hayvan ithal ediliyor. İhracatçı iken, ithalatçı olduk. Besiciler olarak canlı hayvan ihracatında çok önlerdeydik. Ancak şu anda canlı hayvanı ithal ediyoruz. Uygulanan yanlış politikaların eseri" diye konuştu.
YÜZDE SO'SI TERK VERDİ
Polat, Gaziantep'te 600 besici varken, bu sayının 380'e indiğini açıkladı. Besicilerin ya başka illere gittiğini ya da iş terki verdiğini belirten Polat, "Gaziantep'te gerçekten çok iyi bir potansiyel vardı. Ancak besicilerimiz para kazanamayınca çareyi iş terki vermekte buldu. Samanı dahi ithal eder olduk. Gaziantep ve bölgemiz tam bir canlı hayvan merkezi idi. Ancak bu özelliğini kaybetti, Biran önce yeni politikalar üretilmeli ve Gaziantep eski günlerine geri dönmeli" seklinde konuştu.
İHRACATIN YÜZDE 6'SI HAYVANCILIKTI
Gaziantep Organize Besi Bölgesi esnafı da ithalattan şikayetçi. Eski günlerini mumla aradıklarını savunan besiciler, "Besicileri bitirme noktasına getirdiler. Bugün canlı hayvanı ithal eden bir ülke oldu. Gaziantep bir zamanlar ihracatın merkezi idi, Şu anda ise ithalatın merkezi olduk, Bizim ihraç ettiğimiz canlı hayvanlar ülkenin ihracat rakamlarının yüzde 6'sını oluşturuyordu, Bu gerçekten vahim bir tablo. Yeni gelecek hükümet yeni bir hayvancılık ve tarım politikası geliştirmeli. Yoksa mevcut besiciler de gider ve her şeyiyle dışa bağımlı bir ülke oluruz" dediler.  (OKAN ÇELİK)


Gelen İthal Hayvanların kesim ağırlığına yetişmeyeceği düşüncesindeyiz,.

HAYVANCILIKTA KESİM AĞIRLIĞI KAYGISI BAŞLADI
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Ilgaz, "Ramazan ayı, turizm sezonu ve Kurban Bayramı düşünüldüğünde yurt dışından getirilecek hayvanların kesim ağırlığına yetişmeyeceği kaygısını taşımaktayız" dedi.
Ilgaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayvancılık sektöründe istikrarın oluşturulması ve korunmasının önemini vurguladı.
Sektörde kayıt dışı üretime dikkati çeken Ilgaz, "Türkiye, geçmiş dönemlerde AB'nin ihracat yaptığı en büyük pazar ülke konumuna gelmişti. Doğru tarım politikalarının oluşturulması ve uygulanabilmesi için sağlıklı veriye sahip olunması gerekmektedir ve bu noktada kayıt dışılık en önemli engeldir. 2014 yılı içerisinde ülkemizde yaşanan kırmızı et üretim ve tüketimindeki dengesizlik, bu sebeple oluşan fiyat istikrarsızlığını önlemeye dönük olarak uzun süredir dile getirdiğimiz besilik hayvan arzının yetersizliği sorununa çözüm olarak besilik hayvan ithalatının önünü açmıştır" diye konuştu.
"Hayvanların kesim ağırlığına yetişmeyeceği düşüncesindeyiz"
İthalatın koşullu olmasından dolayı ihtiyaca cevap verebilecek miktarda besilik hayvan getirilemediğini öne süren Ilgaz, "İthalat açıldıktan sonra 2014 yılının son çeyreğinde 17 bin, 2015 yılı ilk 4 ayında ise yaklaşık 70 bin baş hayvan girişi olmuştur. Buna karşın Türkiye'nin dönemsel ihtiyacı 250 bin ile 400 bin civarıdır. Dolayısıyla ramazan ayı, turizm sezonu ve Kurban Bayramı düşünüldüğünde yurt dışından getirilecek hayvanların kesim ağırlığına yetişmeyeceği kaygısını taşımaktayız. Bugüne kadar gelen ve gelebilecek miktarın yeterli olmayacağı, son gelen ve getirilecek hayvanların kesim ağırlığına yetişmeyeceği düşüncesindeyiz" ifadelerini kullandı.
"Yeterli olamayacağı kaygısını taşıyoruz"
"İlk besilik danalar ekim ayından itibaren gelmeye başlamıştır" diyen Ilgaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bakanlığımızın, besilik dana ithalatı ile ilgili uygulamalarını, kırmızı et arzının artırılmasına ve kırmızı et fiyatının daha fazla yükselmesinin önlenmesine yönelik olduğundan dolayı olumlu karşılamakla beraber, harekete geçmekte geç kalındığından dolayı içinde bulunduğumuz zaman dilimine etkisinin yeterli olamayacağı kaygısını taşıyoruz. Kırmızı et arzının artırılması için uzun dönemli politikaların ortaya konması ve uygulanmasının gerekliliği yönündeki düşüncemizi de muhafaza ediyoruz."
Ilgaz, ithalatla ilgili yayınlanan uygulama talimatında "besicilerin kendi çiftliklerinde yer alan yerli besi hayvanının yüzde 40'ı kadar ithalat yapabilir" dendiğini aktararak, "Daha sonra açıklanan yeni bir talimat ile sözleşmeli üretim modeli kapsamında, kırmızı et üreten, parçalayan veya işleyen kişilerle sözleşme yapan besicilere ellerindeki yerli besi hayvanı sayısı kadar ithalat yapabilme hakkı ve son olarak da Et ve Süt Kurumu ile sözleşme yapan besicilerin kapasitelerini dolduracak kadar besilik hayvan ithalatı yapabilmelerine izin verilmiştir. Ancak ilk açılan ithalat koşullu olduğundan ihtiyaca cevap verebilecek miktarda besilik hayvan getirilememiştir" değerlendirmesinde bulundu.
Besilik hayvan ithalatı için izin verilen hayvanların 300 kilogramın altında olması gerektiğini belirten Ilgaz, "Bu kapsamda getirilen besilik danalar kesim ağırlığına (500-550 kilogram) gelene kadar besiye alınmakta ve besi süresi yaklaşık 200-250 gün sürmektedir. Bu süre 5-6 aylık bir periyodu kapsamakta olduğundan ihtiyacımız olan bu dönemde henüz hayvanlar kesim ağırlığına ulaşmamış olduğu için kesilemeyeceklerdir" diye konuştu.

Kaynak tusedad.org
 

26 Haziran 2015 Cuma

Ramazanda Et Tüketimi Düştü..



Kırmızı Et Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (ETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bılıkçı, kırmızı ette son bir yılda yüzde 30'a varan artış nedeniyle geçen seneye göre bu ramazan ayında et tüketiminin yarı yarıya azaldığını söyledi. 

Kırmızı et tüketimine ilişkin Bılıkçı, bu ramazan ayında kırmızı ete zam yapılmadığının altını çizerek, fiyatlarda artış yaşanmadığını söyledi. 

Ramazan ayında kırmızı et tüketiminin istediklerini gibi olmadığını dile getiren Bılıkçı, "Geçen yılın ramazan ayına göre kırmızı et tüketiminde yüzde 50 düşüş var. Bu çok ciddi bir rakam. Bunun sebebi et fiyatlarının geçen yıldan bu yana önemli oranda artması" diye konuştu. 

Bılıkçı, et fiyatlarının TÜİK verilerine göre son bir yılda yüzde 28 arttığını kaydederek, "Aslında etin fiyatı perakendede yüzde 18 artmış. Üreticiden satıcıya  gelişte ise yüzde 28 yükselmiş. Yani burada perakendeci, halka ulaştıran kişi olarak  zammın hepsini yansıtmamış" ifadelerini kullandı. 

Et fiyatlarının düşmesi için süt tüketiminin artması gerektiğini vurgulayan Bılıkçı, bunun artması halinde besilik hayvan sayısının artacağını kaydetti. Bılıkçı, etçi ırka sahip hayvanlara önem verilmesinin şart olduğunu, damızlık şirketinin kurulmasıyla da etçil hayvanların sayısının artmasının sağlanabileceğini söyledi. 

"Etçi Hayvan Sayısı Artmalı" 
Bılıkçı, Türkiye'de ağırlıklı olarak sütçü diye tabir edilen "holştayn" cinsi hayvanların bulunduğu bilgisini vererek, bu hayvanlara angus, simental, şarola, limuzin gibi et verimi daha yüksek olan hayvanların tohumlamasının yapılması gerektiğini bildirdi. 

Mustafa Bılıkçı, "Bu uygulamaya yöneliş olursa daha az hayvan besleyip daha fazla et alırız. İşletmelerin et kalitesi yükselir, şirketler çok kar sağlar, vatandaş daha ucuz et yer" dedi ve şöyle devam etti: " Et verimi daha yüksek olacağı için bu hayvanlar sütçü ırklarla aynı oranda yem yese de daha hızlı kilo alacaklar. Türkiye'de  fazla mera yok. Hayvanlar genelde yem ile besleniyor. Yem fiyatlarının düşük olmadığını biliyoruz. Dolayısıyla bunlar et fiyatlarının yükselmesine neden oluyor" 

Etçi özelliğiyle öne çıkan hayvanlara önem verilmesinin yanı sıra "damızlık hayvan üreten çiftliklerin sayısının" artması gerektiğinin altını çizen Bılıkçı, Türkiye'de besilik hayvan ihtiyacının bulunduğunu, küçük danalara duyulan ihtiyacın ise ithalatla giderilmeye çalışıldığını söyledi. 

"Süt Tüketimi Artarsa Besi Sayısı Artar,  Et Fiyatı Düşer" 
Bılıkçı, "Hayvan yetmiyor. Damızlık hayvan sayısı artsın ki danalar da artsın. Etçi ırklara yönelmeliyiz ve süt tüketimini artırmalıyız. Süt ihracatı çok önemli. Bunlar olursa Türkiye'deki etçi hayvan sayısı artar, fiyatlar aşağı düşer ve halkımız rahatlıkla  kırmızı et yer. Fiyatlar arttıkça kırmızı et tüketimi doğal olarak azalıyor" ifadelerini kullandı. 

Dana ithalatı uygulamasını beğendiğini dile getiren Bılıkçı, ancak bunun kalıcı bir çözüm olmadığını aktardı.  
Bılıkçı, şöyle devam etti:  "Bunu da yapmasak et fiyatı daha fazla yükselecek. Şu anda bir kilo etin fiyatının yüzde 30'unu yem, yüzde 70'ini besilik hayvan belirliyor. Besilik hayvan fiyatı arttığı sürece et fiyatı da artar. Son bir yılda yem fiyatları yüzde 5-10 arası arttı. Besilik hayvan fiyatında yüzde 60 düzeylerinde bir artış var.Bunun sebebi Türkiye'de yeteri miktarda hayvan sayısının olmaması. Bu artışlarda en fazla parayı besiciler kazandı. Ne sanayici ne başkası böyle kazanç elde etmedi.  Besilik hayvanı doğurtan sütçüler kazandı. Son bir yılda et fiyatları toptan satışlarda yüzde 28, perakende de ise yüzde 18 arttı. Ramazan ayında zam olmasa da son bir yıldaki artışlar vatandaşın et tüketimini ciddi şekilde etkiledi." 

"Türkiye'de Et Tüketimi Düşük" 
Bılıkçı, dünyada her geçen gün et tüketiminin arttığını belirterek, kırmızı etin yerini ne tavuğun ne de balığın tuttuğunu söyledi.  

Türkiye'de kişi başı et tüketiminin yıllık 13 kilogram ile çok düşük olduğunu dile getiren Bılıkçı, bu rakamın Avrupa'da 36, Amerika'da 65 olduğunu aktardı. 

Bılıkçı, "Gelişme çağındaki gençlerimizin zeka gelişimini olumlu yönde etkileyen en önemli faktör kırmızı et. Bunun tüketimini artırmalıyız" dedi. 

Uzmanlara göre bir kişinin günde en az 100 gram kırmızı et tüketmesi gerektiğini belirten Bılıkçı, geleceğe umutla baktıklarını, sektörü büyütmek için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini sözlerine ekledi. 

Kaynak: AA

Et lobisine ağır itham


TZOB Genel Başkanı et lobisine yüklendi. “Üretim batacak umurlarında değil” dedi.

TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, et lobine ağır ithamda bulundu. Bayraktar, “İthalat politikaları sonucunda ülkede maliyetler yükselecek, süt fiyatları düşecek, üretim batacak, tarımda dış ticaret dengeleri bozulacak umurlarında değildir” dedi.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar 26’ncı Olağan Genel Kurulu’nun ikinci gününde konuştu.
Bayraktar, Başbakan Davutoğlu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu ve Tarım Bakanı Mehdi Eker’in de katılım sağladığı genel kurul toplantısında et lobisini uyararak şunları kaydetti: Yeri gelmişken, ette ithalat lobilerini de uyarmak istiyorum. Benim çiftçimin, benim üreticimin en büyük korkusu ithalattır. Geçmişte ithalat, büyük zararlara neden oldu. İthal et lobileri, tatlı para kazanmak uğruna, politika belirleyicileri zorlarlar. Onlar üreticinin sorunuyla ilgilenmezler. Üreticimizin maliyeti nedir diye düşünmezler. Ellerinden gelse 78 milyonluk ülke nüfusunu, 37 milyon turisti, yabancı çiftçilerin ürettiği ürünlerle doyurmak isterler. İthalat politikaları sonucunda ülkede maliyetler yükselecek, süt fiyatları düşecek, üretim batacak, tarımda dış ticaret dengeleri bozulacak umurlarında değildir. Tek amaçları, tek dertleri vardır. O da para kazanmak. Para kazanmak uğruna, başka ülkelerin çiftçilerini finansa ederler. Ancak kendi ülkelerini, kendi çiftçilerini düşünmezler. Üretimin bu ülke için önemini bilmezler. Çiftçimiz üzerinden sadece para kazanmak amacıyla oynanacak bu oyunları bozmak için, bugüne kadar verdiğimiz mücadele, bundan sonra da devam edecek. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SON YILLARDA GELİŞTİ
Bayraktar konuşasını söyle sürdürdü, “Geçen yıl bitkisel üretimimizi sıkıntıya sokan doğal afetlerden, Allaha şükür ki hayvancılığımız çok fazla etkilenmedi. Hayvancılık sektörümüzün gelişiminde şüphesiz son yıllarda önemli bir düzeye ulaşan hayvancılık destekleri çok etkili oldu. Toplam tarım destekleri içinde hayvancılığa verilen desteklerin oranı yüzde 4,5’den yüzde 30’a çıktı.
Toplam büyükbaş ve küçükbaş hayvan sayısı, son 4 yılda yüzde 36 artışla 56,1 milyon başa yükseldi.
Kırmızı et üretimimiz de artmaya devam ediyor. 2010’da 781 bin ton olan toplam kırmızı et üretimi, 2014 yılında 1 milyon ton sınırını aştı.
Tüketicinin makul fiyatlarla et yemesinin tek yolu, bazı lobilerin öne sürdüğü gibi ithalat değil, üreticimizin maliyetlerinin düşürülmesidir. Maliyet aşağı çekildiğinde et fiyatları gerileyecektir.”
Bu lobilere bir Hadisi Şerifi de hatırlatmak istediğini belirten Bayraktar, “Gerçek zenginlik mal mülk zenginliği değil, gönül zenginliğidir” Hadisi Şerifini söyleyerek, “ Yani zengin, malı mülkü olana değil, gönlü zengin olana denir. Allah bu ülkede gönlü zengin olanların eksikliğini göstermesin.
ET VE SÜT KURUMU OLMAZSA OLMAZDIR
Şu konuya da özellikle dikkati çekmek isterim ki süt fiyatlarında istikrar sağlanmadığı sürece, Türkiye’nin et sorunu olacaktır.
Sürdürülebilir hayvancılık politikası için piyasada istikrarın sağlanması çok önemlidir. İstikrar için bir müdahale kurumuna ihtiyaç vardı. Bunu hükümetimizden talep ettik. Talebimiz üzerine et ve süt hayvancılığının gelişmesi için hayati bir göreve haiz olan bu kurumun oluşturulması fevkalade olumludur. Bu kurumun oluşturulmasında Gıda, Tarım Hayvancılık Bakanımız başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.
Artık sektörde sömürü düzenine son vermek, süt hayvanlarının kesime gitmesini önlemek, oluşan gelirden kazan kazan politikası ile sektördeki herkesimin kazanmasını istiyorsak, Et ve Süt Kurumu olmazsa olmazdır.
Hayvancılıkta kanatlı sektörümüz yüz akı olmaya devam ediyor. Kümes hayvanı sayısı 300 milyona yaklaştı. Yumurta üretimi, 17 milyarı aştı. Kanatlı eti üretimi, 2 milyon tona yaklaştı. Kanatlı sektörü ihracatı 1 milyar doların üzerine çıktı” dedi.
kaynak:hayvancilikhaber.com

24 Haziran 2015 Çarşamba

BESİCİLİK NASIL YAPILIR, BESİCİLİĞİN PÜF NOKTALARI


Sığır besiciliği, sığırların et verimini artırmak için besi sığırcılığı yapılır. Bilgili bir besicilik ile, hayvana yedirilen yem kaliteli ve ucuz ete çevrilir. Besicilikte hayvanın ırkı, yaşı, cinsiyeti, sağlığı ve görünüşü önemlidir. Besicilikte yemin ucuza mal edilmesi gerekir. Az zamanda çok et almak besicinin hedefidir. Öyleyse besiciliği anlatılacak kurallara uygun olarak yapmak...
 gerekiyor. Besicilik yapacak olanlar.


BESİCİLİK NASIL YAPILIR: SIĞIR BESİCİLİĞİ
Sığırların et verimini artırmak için besi sığırcılığı yapılır. Bilgili bir besicilik ile, hayvana yedirilen yem kaliteli ve ucuz ete çevrilir. Besicilikte hayvanın ırkı, yaşı, cinsiyeti, sağlığı ve görünüşü önemlidir.

Besicilikte yemin ucuza mal edilmesi gerekir. Az zamanda çok et almak besicinin hedefidir. Öyleyse besiciliği anlatılacak kurallara uygun olarak yapmak gerekiyor. Besicilik yapacak olanlar bu bölümü çok iyi okumalı..



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: İşte besiciliğin püf noktaları:


BESİCİLİK NASIL YAPILIR: YERLİ IRKLAR YÜZ GÜLDÜRMÜYOR
Evet, yerli ırklarımız besicilikte pek fazla kâr getirmiyor. Bizim yerli ırklarımızın iyi besi kabiliyeti yok. Yani ne kadar iyi beslesek de canlı ağırlık artışı düşük oluyor. Ancak, yerli ırk sığırlarımızı kültür ırklarıyla melezlersek çok iyi sonuçlar alıyoruz.

Mesela bir yerli ırkın günlük canlı ağırlık artışı ortalaması 650 gram iken, melez bir sığırın günlük canlı ağırlık artışı, ortalama 1100-1200 grama çıkabiliyor.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: SIĞIRLAR NEREDE BESLENİR?
Besiye alınan sığırlar ya kapalı ahırlarda veya etrafı uygun şekilde çevrili açıkta beslenir ya da meradan yararlanarak besi yapılır. Bunlar bir arada da uygulanabilir.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: BARINAĞIMIZ NASIL OLSUN?

Besiciliği yapacağımız bölgenin iklim özelliklerine göre uygun bir barınağımız olmalı. Tabii barınak büyüklüğü de besleyeceğimiz hayvan sayısına, ahırların ölçüsüne ve yapım tekniğine uygun olmalı. Kapalı sistem, açık sistem veya yarı açık sistemlerden biri bölgenin iklim şartları da göz önüne alınarak tercih edilmelidir.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: HANGİ HAYVANLARI BESİYE ALALIM?


Besiye alınacak hayvanların seçimi:



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: 1. Irk:
Yerli ırkların besi kabiliyeti kültür ırklarına göre düşüktür. Buna karşılık yerli ırklar uygun zaman ve oranda beslendiklerinde karlı olabilir. Ayrıca, Şarole gibi etçi ırklar ile Holstein (Avrupa menşeli), İsviçre Esmeri gibi ırkların melezlenmesinden elde edilen yavruların et tutma kabiliyetleri daha yüksektir.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: 2. Yaş:
Genç hayvanlar yaşlılara göre daha iyi besi tutarlar. Kültür ırkları; 1-1.5 yaşında, yerli ırklar 2 yaşında besiye alınmalıdır.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: 3. Cinsiyet:
Erkek hayvanlar, enenmiş ve dişi hayvanlara göre daha iyi beslenirler.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: 4. Kondisyon:
Genellikle derin, geniş, uzun gövdeli, kısa boyunlu, küçük başlı, geniş ve düz sırtlı ve uzun sağrılı hayvanlar besi için uygundur. Buna karşılık, hastalık dışındaki sebeplerden dolayı zayıf kalmış hayvanlar da besi için tercih edilebilir. Çünkü zayıflar, besililere göre daha fazla canlı ağırlık artışı sağladığı gibi, daha ucuza alınabilmesinden dolayı ekonomik de olmaktadır.


Besiye alacağımız hayvanların ırk, yaş, cinsiyet ve ağırlık yönünden aynı özellikte olması yapacağımız beside bize kolaylıklar sağlar.

Hayvanın kesime gideceği tarih, bulunduğu bölgedeki hastalıklar, nakil ve satın alındıktan sonra mevcut hayvanlardan ayrı bir yerde tecrit edilmesi, iç ve dış parazit mücadelesi, aşılama ve koruyucu tedavilere de önem verilmelidir. Bu işler için bir veteriner hekime baş vurulmalıdır.

Yukarıda bahsettik. Yerli hayvanlarımızın beside et tutma, yani canlı ağırlık artış kabiliyeti düşük, bunları siz de biliyorsunuz. Öyleyse besiye alacağımız hayvanları seçerken bazı özelliklere dikkat etmeliyiz.

Öncelikle iyi besiye gelen kültür veya melez ırklardan genç, dişleri sağlam, sağlıklı, derisi ince, parlak ve erkek hayvanları seçmeliyiz. Bunları alırken aşıları yapıldıysa aşı belgesi istenmeli, yapılmadıysa hemen aşıları yaptırılmalıdır.



Ahırımıza sonradan koyacağımız hayvanları 7-10 gün ayrı bir yerde karantinada tutup, sonra hastalıksız ve sağlam olduğu tespit edilenleri kendi sürümüze katmalıyız. Bir çok bulaşıcı hastalığın sonradan alınan hayvanlarla bulaştığı unutulmamalıdır. Ahırımıza gelen hayvanların bireysel özelliklerini takip edebilmek için her birine kulak küpesi takılması, her birine ait verim kayıt defteri tutulması uygun olur. Böylece hayvanlarımızı daha iyi tanırız.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: Besi performansı
Besi döneminde hayvanların 1 kg canlı ağırlık artışı için ne kadar yem tükettiğinin saptanması ile ölçülür.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: Bunu nasıl yaparız?
İşletmemizde kantar varsa problem yok. Eğer yoksa o zaman göğüs çevresini ölçerek hayvanların ağırlıklarını tahmin yöntemini kullanabiliriz. Bu yöntem bize az çok hayvanların besi durumları hakkında fikir verecektir.

Besiye aldığımız hayvanları belli periyotlarda örneğin ayda bir ağırlıklarını ölçmeliyiz ki besi tutmayanları boşa beslemeyelim.



Hayvanı beslenmeye başlarken yeme alıştırmak gerekir. Bu amaçla konsantre yemden azar azar artırarak verilmelidir. Canlı ağırlının % 2-2.5 oranında yem yemesi gerekmektedir. Yem miktarları ve yemin ne kadarı kaba ne kadarı ince olacağı besi dönemine göre değişir. Pratik olarak besi başında % 70 kaba %30 kesif yem; daha sonraları %30 kaba, % 70 kesif yem; semirtme döneminde % 10-15 kaba, % 85-90 kesif yem verilmesi gerekir. Yaş pancar posası kullanılıyorsa, canlı ağırlığın %5′ini geçmemelidir.





BESİCİLİK NASIL YAPILIR: KAÇ GÜN BESLENİR

Eğer hayvanlar 120 günden daha az sürede tane yem veya kesif yemle besleniyorsa, buna kısa süreli besi denir.

Besleme süresi 120-220 gün arasında olursa, buna orta süreli besi denir.

Besleme süresi 220 günü geçerse buna da uzun süreli besi denir.
Besiye başlarken ne kadar sürede besi yapacağımızı kararlaştırıp, ona göre besiye başlamalıyız. Besi sonunda süreyi uzatarak kârımızı azaltmamalıyız. Besi süresini en ekonomik zamanda bitirip, besiden beklediğimiz kârı almalıyız.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: TAM YEMLEME
Sığırın günlük olarak tüketeceği tane veya kesif yem miktarı önemlidir. Tam yemlemede hayvanın her 100 kilo canlı ağırlığı için 1,5-2 kilo tane veya kesif yem verilir. Bu yeme hayvanlar yavaş yavaş alıştırılmalıdır. 10 gün sonra artık günlük yiyebilecekleri kadar bu yemden verilir. Böyle bir beside hayvanın önünde devamlı yem bulunur. Bu uygulamada ilk günlerde yem çok tüketiliyor gibi görünse de, sonradan hayvan ihtiyacı kadar yem tüketir, fazlasını yemez. Bu sayede hayvanlar çabucak et tutar.



Tam yemleme her zaman uygulanmayabilir. Hayvanlarımız kesim çağına geldikleri zaman et fiyatları istenilen seviyede değilse, hayvanların besi durumunu muhafaza etmek için KISITLI YEMLEME yapılır. Hayvanlara, sığır başına 1-3 kilo tane veya kesif yem verilirse buna kısıtlı yemleme denir. Bu yöntem yemlemede gerekirse uygulanabilecek bir metottur.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: MERADA BESLEME VE SEMİRTME
Hayvanlar kışı kuru ot, saman, yonca gibi kaba yemlerle geçirirler. Bunun yanında tane veya kesif yem de verilir. Meranın geniş ve ot çeşidi bakımından zengin olduğu bölgelerde ilkbahar ve yazın merada otlatma yapılır. Eğer hayvanlar iyi beslenemiyorsa mera besisine ilave olarak kesif yem verilir. Daha sonra 60-90 gün kadar tam yemleme yapılarak, hayvanların semirmesi sağlanır. Böylece son besi durumuna ulaşılmış olur.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: Merada Beslemenin Faydaları:


* Kesif yem gideri azdır, besi ucuza mal olur.

* Hayvanın gübresi dışarıda kalır, taşıma ve işçilik masrafı olmaz.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: Merada Beslemenin Sakıncaları:


* Sığırlar daha geç besi alırlar

* Et kalitesi düşük olur (eğer mera ot bakımından zayıf ve kalitesiz ise)

* Yazın sıcak ve sinekten dolayı ağırlık artışı yavaşlar

* Hayvanlar daha geç elden çıkarılabilir.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: SAPASAĞLAM
Besiye alınacak hayvanlar ilk önce iç ve dış parazitlerden arındırılmalıdır. Hiçbir hastalık taşımamalıdır. Sağlığı yerinde olmayan sığırlar ile yapılacak besi kârlı olmaz. Hayvanların paraziter ve diğer hastalıklarla mücadele ve tedavilerinde mutlaka veteriner hekimlerle işbirliği yapılmalıdır.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: BESİ SIĞIRLARININ YEMLENMESİ
Besi sığırları ya ferdi (tek tek) ya da topluca (grup olarak) yemlenirler. Günde iki veya üç kez yemleme yapılır. İlk yemleme sabah erken, son yemleme ise karanlık çökmeden önce yapılmalıdır. Üç yemleme yapılacaksa ikincisi öğlen üzeri yapılmalıdır. Yemlemeler devamlı olarak daha önce belirlenmiş ve eşit aralıklı yemleme saatlerinde yapılmalı, bu saatleri değiştirmemelidir.

Sağlıklı ve genç erkek dana ve tosunlar çok hızlı kilo alır. Bunun için yemleri protein ağırlıklı olmalıdır. Besiye alınan hayvanlara verilecek yemin içerisinde hayvanların günlük protein, enerji ve diğer ***** gıda ihtiyaçlarının karşılayacak düzeyde besin maddeleri bulunmalıdır. Bunlar buğday, arpa, mısır, kepek, pamuk tohumu küspesi veya ayçiçeği küspesi, kireç taşı, tuz, vitamin ve mineral karması olabilir. Bu besin maddelerinden hangisi elde bulunuyor ise bir zooteknist ziraat mühendisi veya veteriner hekimin bilgisine müracaat edilerek bunlara göre hayvanın ihtiyacı olan yem yapılır.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: SİLAJ BESİSİ
Bu beside esas yem mısır silajıdır. Bundan başka çayır silajı, arpa ve fiğ karışımı silajı ve diğer hasıl bitkilerin silajları da kullanılabilir. Silaj besisi oldukça ucuza mal olur.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: KESİF YEM BESİSİ
Bu yöntem kesif yemin kaba yemden daha ucuz olduğu ve hayvancılık için geniş arazinin olmaması durumunda uygulanmalıdır.

Bütün besi süresince yemlemede hayvanlara 1 kg civarında kuru otun yanı sıra, sadece kesif yem verilir. Besinin ileri dönemlerinde kesif yem miktarının artması, buna karşılık kaba yem miktarının sabit kalması sonucu asidoz türü sindirim bozuklukların ortaya çıkabileceği ve karaciğerin önemli ölçüde zorlanabileceği ihtimaline dikkat etmek gerekir.



BESİCİLİK NASIL YAPILIR: TEMİZ YEM, TEMİZ SU
Besiye alınan sığırlara kokuşmuş, küflenmiş yemler verilmemelidir. İçirilen su da taze ve temiz olmalıdır. Kesif yemlerin çuvallar içerisinde muhafazasında dikkat edilecek önemli nokta, çuvalların dört-beş taneden fazla üst üste konmamasıdır. Zaman zaman yem ve su depolarımızı uygun ilaçlı sularla yıkamalıyız. Yem değişikliği gerektiğinde, değiştirilecek yem, birden değil yavaş yavaş hayvanlar alıştırılarak değiştirilmelidir.





BESİCİLİK NASIL YAPILIR: Besicilik yapmak için gerekli olan şartlar
- Süt hayvancılığı da besi hayvancılığı da karlıdır. Ama süt hayvancılığının ilk yatırım maliyeti ve işletme maliyeti yüksektir. Aşırı ilgi ve bakım ister. Besi hayvancılığında ilk yatırım maliyeti nispeten düşüktür. Ama günlük 1.1 kg CAA ( Canlı Ağırlık Artışı) ortalaması ile 5-8 aylık hayvanları (200-300 kg) yaklaşık 10 ay içerisinede kesime götürebilirsiniz.



- Hayvancılıkta nasıl kar edilebilir. Hayvancılkta yem maliyetlerini minimize edebilirseniz kar edersiniz. Çünkü hayvancılıkta sermaye girdisinin %72'si yemdir. Kendi yeminizi kendiniz üretebiliyorsanız yem maliyetini oldukca düşürürsünüz. Kaba yem olarak, yanca, fiğ, tritikale, sorgum-sudan, mısır sapı, mercimek sapı, malt samanı, mısır silajı, hububat sapı, portakal kabuğu, malt posası, pancar posası, patates kabuğu uygundur.. Kesif yem için ise, dane mısır, arpa en uygun olanlarıdır. Katkı yem maddelerini dışarıdan almak zorundasınız.



- Türkiye'de maliyetlerin yüksek olmasının bir çok sebebi var. En önemlileri Türkiye tarım ve hayvancılığın son 20 yıl içerisindeki gerlemesi, Tarım arazilerinin uygunsuz kullanımı, Modern sulama sistemlerinin kullanılmayışı, Taım politikalarındaki hata ve eksiklikler, hayvancılık endrüstrisine yönelik makina ve teçhizatların, yedek parçalarının, ilaç ve katkı yem maddelerinin dışa bağımlı olması.



- Et fiyatlarının yüksek olduğu söylenemez. Et fiyatları Türkiye'de arz talep tarafından belirlenir. Bu fiyatlara yön veren bir kaç büyük çiftlik vardır. Bu çiftlikler de talebe göre fiyat belirliyorlar.. Bu çiftliklerden en önemlileri Kayseri ve Urfada'dır. Besi hayvanı mevcutları 10,000 üzerindedir. ( Net rakamları bilmiyorum şimdi.) Ayda yaklaşık 1000-1100 hayvanı kesime göndermektedirler. Bu çiftlikler aynı zamanda süt İşletmelerine de sahiptir.



- Ahır hayvancılığı nasıl yapılır. Bu soru bir kaç cümleyle anlatılamayacak kadar uzun bir konudur. Ama kısaca söylemem gerekirse, Sütte ve beside, Açık/Yarı Açık, serbest dolaşımlı ahır sistemi ile yapılır. Bu tip ahırlar hem işletme maliyetlerini azaltıyor hem de hayvan ve sürü sağlığı açısından en uygun sistemdir. Ayrıca hayvanların gelişimi de kapalı sistemlere göre çok çok yüksektir.



Duyduğunuz doğru değildir. 6 ay içerisinde %100 kar etmek mümkün değildir. En iyi şartlarda Yıllık Enflasyon'dan arındırılmış olarak %24-%30 arası kar edebilirsiniz. Ama bu iş uzun süreli bir iştir. Karlılığınız ve işletmenizin değeri her geçen yıl artacaktır.



Kısaca örnek bir maliyet hesabı. Bir hayvan için. Sadece alım satım arası kar hesabı. İşletme maliyetleri ve yatırım maliyeti hariç.



Pazardan 200 kg'lık bir hayvanı kg'ı 5 TL'den aldınız.



Alım maliyeti : 1000 TL.

Günlük yem maliyeti : 2.5 TL

300 Gün beslediniz.. Toplam yem maliyeti: 750 TL

Günde 1.1 kg CAA elde ettiniz. 300 gün sonra hayvanınız : 530-550 kg



Pazarda 1 kg Karkas et fiyatı: 8.80 TL

550 kg'lık bir hayvandan %52 randıman ile alacağınız karkas miktarı : 286 kg



286 * 8.80 = 2.516 TL

Yani, 10 aylık süre içinde 1750 TL'nizi 2.516 TL'ye çıkardınız. (İşletme, bakım ve nakliye giderleri hesaba dahil edilmemiştir)



Karınızı hesaplayın
Not: Yukarıdaki hesap en iyi şartlara göre hesaplanmıştır.. En kötü şartlar için rakamları %20 oranında değiştirin.. Yani giderleri %20 arttırın.

Yarı Açık Besicilik

Yarı Açık Besicilik Yarı Açık Bağsız Besi Sistemi Yarı Açık Bağsız Sistem besicilikte ahırın 3 tarafı duvarlarla çevrili ve üstü sundurmayla kapalı, güney cephesi açık olur. Tercihler değişmekle beraber genellikle yemlikler açık kısımda yapılır ve üzerleri sundurma ile kapatılır. Suluklar ise bölünen padokların arasına yerleştirilir. Bu sistemde, hayvan başına ortalama olarak 4 – 5 metrekare gezinti yeri hesaplanmalıdır. Gezinti alanı mutlaka bölünerek padoklara ayrılmalı ve her bir padokta 10 – 15 hayvan barındırılmalıdır. Hayvanlar padoklara yerleştirilirken, aynı yaş grubundan olmalarına ve cüssece birbirlerine yakın olmalarına mutlaka önem verilmelidir. İşletme kurulurken, minimum % 3 – 4 meyilli araziler seçilmelidir. Gezinti yerlerinin ortasına doğru eğim verilip, buraya drenaj için çukur açılmalı ve üzeri ızgarayla kapatılmasına itina gösterilmelidir. Böylece gezinti yerlerinde biriken fazla su rahatlıkla tahliye edilebilir. Yarı Açık Bağsız Sistemin, Kapalı Bağlı Ahır Sistemine Göre Avantajları: Ülkemizde en çok tercih edilen besi sistemi “Kapalı Bağlı Ahır Sistemi” dir. Yarı Açık Bağsız Sistemin başlıca avantajları şöyle sıralanabilir. 1 - Kapalı sisteme nazaran inşaat maliyeti daha düşüktür. 2 - Kapalı sisteme nazaran işçi maliyetleri daha düşüktür. 3 - Özellikle sıcak günlerde, havalandırma sorunu bulunmadığından, çok daha verimli besicilik yapılabilmektedir. 4 - Besiye alınan hayvanlar, serbestçe dolaştıklarından, istedikleri gibi yem yiyip su içebilirler, hareket kısıtlamaları yoktur. 5 - Bu sistem uzun süreli besiciliğe daha uygundur. 6 - Bu sistemde yetiştirilen hayvanların etleri daha kaliteli, sıkı ve lezzetli, yağlanma oranı düşüktür. 7 - Hayvanlar, hastalıklara karşı, kapalı sisteme göre daha dayanıklı olurlar. Kapalı sistemde sık görülen eklem rahatsızlıkları, akciğer hastalıkları ve idrar sorunlarına, bu sistemde çok nadir rastlanır. 8 - Maliyetler çok daha düşük olduğu için işletme karlılığı yüksektir. Yarı Açık Bağsız Sistemin, Kapalı Bağlı Ahır Sistemine Göre Dezavantajları: 1 - Eğer hayvanlar kış mevsiminde, alıştırılmadan bu sisteme alınırlarsa, iklim şartlarına adaptasyonları zorlaşabilir. Bu nedenle, hayvanlar kış aylarından önce işletmeye getirilmeli ve ortama alışmaları sağlanmalıdır. 2 - Çok soğuk havalarda suluklarda donmalar oluşabilir. 3 - Eğer arazide yeterli drenaj yapılmazsa, çamur problemi yaşanabilir. 4 - Birbirlerine yakın cüsse ve yaşlara göre hayvanlar ayrılmazsa, birbirlerini rahatsız edebilirler. Yarı Açık Bağsız Sistem ülkemizin soğuk bölgelerinde denenmiş ve başarıya ulaşmış bir yöntemdir. – 30 derece gibi çok soğuk günlerde bile, enerji bakımından zengin, kesif yemlerin arttırılması yeterlidir.

Bunlara hiçbir zaman prim vermedik, vermeyeceğiz!

 

Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkanı Bülent Tunç, ramazandaki kırmızı et tüketimini karşılamak için yeterli sayıda hayvanın bulunduğunu belirterek, "Bunun haricinde önümüz zaten Kurban Bayramı, üretici olarak fiyat artışı beklemiyoruz. Piyasada bunu speküle etmek isteyenler çıkacaktır. Bunlara hiçbir zaman prim vermedik, vermeyeceğiz" dedi.

Ramazana bir hafta kala iftar sofralarının vazgeçilmezi kırmızı etin fiyatları yeniden gündeme geldi. Geçen sene mayıstan bu yana yüzde 29 artan ortalama kırmızı et fiyatlarında ramazan ayı boyunca artış beklenmiyor.

Tunç, üretici için et fiyatlarının belli bir seviyeye oturduğunu ifade ederek, bu işi sürdürebilme adına belli kazanç da elde etmeye başladıklarını dile getirdi.

Yaklaşık 1 ay önce "ithalat lobisi"nin et fiyatlarını speküle etmeye çalıştığını belirten Tunç, üretici fiyatlarını yukarıya doğru tırmandırmaya çalıştıklarını, ancak birlik olmanın getirdiği avantajla üreticinin oyuna gelmediğini ifade etti.

Ramazandaki kırmızı et tüketimini karşılamak için yeterli sayıda hayvanın bulunduğunun altını çizen Tunç, "Bunun haricinde önümüz zaten Kurban Bayramı, üretici olarak fiyat artışı beklemiyoruz. Piyasada bunu speküle etmek isteyenler çıkacaktır. Bunlara hiçbir zaman prim vermedik, vermeyeceğiz" diye konuştu.
KIYMANIN FİYATININ DOĞRUSU...
Tunç, yem fiyatlarının kışın üreticilerin belini büktüğünü, ancak yazın gelmesiyle yemin çıkmaya başladığını ve hayvanların işletmelerde besi süresini tamamlama aşamasına geldiğini bildirdi.

Mevcut durumda üreticinin, hayvanını karkas olarak kilogramı 23 liraya kestirebildiğini söyleyen Tunç, "Tüketiciye kasaplar, marketler, zincir marketler çeşitli noktalarda mahalle ve bölgeye göre fiyatlandırıyorlar. Bunun doğru olanı kıymanın 30-32 lira civarında olması. Bundan yukarısı çok fazla kazanma hırsıdır. Çünkü tüketiciye 30 lira düzeyinde satış yapmasıyla satan kişi de aracı da ciddi anlamda para kazanır" ifadesini kullandı.
Tunç, ramazanda aslında et tüketiminin artmadığına işaret ederek, bu günlerde insanların misafirlerine et yemeği yedirmek istediklerini, bu yönde biraz artış olduğunu, ancak gündüz saatlerinde toplu tüketim yerlerinde, okullarda ve restoranlarda et tüketiminin çok azalarak, iftrada kullanılan et talebindeki artışı karşıladığını kaydetti.

Hatta ramazan ayında daha az et tüketildiğini belirten Tunç, "Ramazanda et tüketimi artmıyor. Bu, yanlış bilinen bir gerçek" dedi.

ET İTHALATINI KONUŞUR DURUMA GELDİK

Tunç, besilik hayvan ithalatında birçok kez düzenlemeye gidildiğine dikkati çekerek, üreticilerin bu sebeple önünü göremediğini, yurtiçinde besilik hayvan fiyatlarının yükselmesine neden olduğunu ifade etti.

Bu düzenlemelerin istikrarlı olması gerektiğinin altını çizen Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Besi ithalatını 7-8 ay önce serbest bırakmış olsalardı bugün kırmızı et fiyatlarını konuşmuyor olacaktık. Fiyatların bu derece yukarı çıkması da engellenmiş olacaktı. Besi materyallerinde ciddi anlamda sıkıntı var. İthalatta konulan şartlar sürekli değiştirildi. İthalat yapabilmek için iç piyasadan belli oranlarda yerli hayvan temin etmen gerekiyordu. Piyasada zaten besi hayvanı konusunda sıkıntı var. Bu sefer de bir mala talep çok olunca besilik hayvan fiyatları 13 lira seviyesindeydi, sonra artarak bu noktaya geldi. En kötü karar, kararsızlıktan iyidir. Besilik hayvan ithalatındaki düzenlemelerin sürekli değişiklik göstermesi 'et ithalatı' konuşur duruma gelmemize neden oldu."

BİR SENEDE NE KADAR ARTTI

Ramazan öncesinde Tüketici Fiyat Endeksi'ndeki (TÜFE) maddelerin ortalama fiyatlarına bakıldığında geçen sene mayıs ayında 27 lira olan dana eti fiyatı bu sene mayısta yüzde 28,6 artışla 34,8 liraya çıktı.

Koyun etinde de aynı dönemler kıyaslandığında yüzde 8,9'luk bir fiyat artışı meydana geldi. 2014 mayısta 26,5 liradan satılan koyun etinin kilogramı bu sene mayıs ayında 29 liraya yükseldi.

En az yükseliş tavuk eti fiyatlarında görülürken, bu üründe de yüzde 2,4'lük artış gerçekleşti ve 7,4 lira oldu.

Kırmızı ete alternatif balık fiyatlarında da aynı dönemde yüzde 17,2 arttı. TÜFE'nin madde sepetinde ortalama balık fiyatları 19 lira olarak belirlendi.

2014 yılı mayıs ayında asgari ücret 846 liraydı ve bu para ile 31 kilogram dana eti alınabiliyordu. Bu sene ise 949 liralık asgari ücret ile 27 kilogram dana eti alınabiliyor.

Zincir marketlerde dana kıymanın kilogramı 33,90 - 34,99 lira, orta yağlı dana kuşbaşı etin kilogramı 32,99 - 38,99 lira , dana bifteğin kilogramı ise 44,90 - 49,90 arasında değişiyor.

2014 2015 Değişim
MADDE ADLARI Mayıs Mayıs Yüzde
Dana Eti 27,07 34,82 28,6
Koyun Eti 26,53 28,90 8,9
Tavuk Eti 7,24 7,41 2,4
Balık 16,25 19,03 17,2


Kaynak Hürriyet

18.06.2015 Tarihi İtibarı ile Kombinalar ve Kesimhanelerden Alınan Yağsız Dana Kesim ve Yağsız Kuzu Karkas Fiyatları (TL/KG)


Ulusal Kırmızı Et Konseyi

18.06.2015 Tarihi İtibarı ile Kombinalar ve Kesimhanelerden Alınan Yağsız Dana Kesim ve Yağsız Kuzu Karkas Fiyatları (TL/KG)
 
Sıra No
İL
Dana Kesim Yağsız Kuzu Kesim Yağsız
       
1 Afyon 24,71 TL -
2 Antalya 23,25 TL 21,00 TL
3 Balıkesir 24,19 TL 23,31 TL
4 Bursa 23,50 TL 23,50 TL
5 Diyarbakır 23,00 TL 20,00 TL
6 Edirne 24,50 TL 24,50 TL
7 İzmir 23,75 TL 22,92 TL
8 Kahramanmaraş 23,00 TL -
9 Konya 23,27 TL 20,83 TL
10 Gaziantep 23,50 TL 20,00 TL
11 İstanbul 24,00 TL 23,50 TL
12 Ankara 23,13 TL 21,88 TL
13 Elazığ 25,00 TL 21,25 TL
14 Isparta 23,10 TL -
15 Kayseri 23,50 TL -
16 Amasya 24,15 TL 23,00 TL
17 Çorum 23,50 TL 21,50 TL
18 Sakarya 23,50 TL 22,50 TL
19 Tokat 24,75 TL 23,75 TL
20 Kırşehir 24,20 TL 21,00 TL
       
  ORTALAMA 23,78 TL 22,15 TL
 
* Peşin Fiyatlardır. %2 Fire hariçtir.
 

Kesimhanelerden Alınan Yağsız Dana ve Yağsız Kuzu Kesim Fiyatları (TL/KG)
     
Tarih
Dana Bıçak Yağsız TL/KG
Yağsız Kuzu Karkas TL/KG
     
15.07.2013 15,93 TL 18,08 TL
31.07.2013 16,46 TL 18,12 TL
14.08.2013 16,63 TL 18,73 TL
28.08.2013 16,69 TL 18,38 TL
06.09.2013 16,56 TL 17,75 TL
12.09.2013 16,76 TL 18,17 TL
20.09.2013 16,72 TL 17,85 TL
27.09.2013 16,70 TL 18,38 TL
03.10.2013 16,72 TL 18,21 TL
10.10.2013 16,65 TL 18,11 TL
24.10.2013 17,02 TL 18,85 TL
30.10.2013 16,94 TL 18,84 TL
07.11.2013 16,92 TL 18,87 TL
14.11.2013 16,83 TL 19,04 TL
21.11.2013 16,73 TL 19,21 TL
28.11.2013 16,55 TL 19,07 TL
05.12.2013 16,45 TL 19,21 TL
12.12.2013 16,44 TL 19,47 TL
19.12.2013 16,44 TL 19,43 TL
26.12.2013 16,33 TL 19,90 TL
02.01.2014 16,40 TL 20,14 TL
09.01.2014 16,86 TL 20,23 TL
16.01.2014 17,31 TL 20,64 TL
23.01.2014 17,50 TL 20,88 TL
30.01.2014 17,40 TL 20,00 TL
06.02.2014 17,50 TL 20,88 TL
13.02.2014 17,51 TL 21,58 TL
20.02.2014 17,52 TL 21,70 TL
27.02.2014 17,48 TL 21,35 TL
06.03.2014 17,47 TL 21,31 TL
13.03.2014 17,49 TL 21,13 TL
20.03.2014 17,64 TL 20,62 TL
27.03.2014 17,78 TL 20,31 TL
03.04.2014 17,86 TL 20,10 TL
10.04.2014 17,98 TL 19,70 TL
16.04.2014 17,90 TL 19,76 TL
24.04.2014 17,97 TL 20,05 TL
02.05.2014 18,02 TL 20,02 TL
08.05.2014 18,02 TL 19,90 TL
15.05.2014 18,03 TL 19,58 TL
22.05.2014 18,15 TL 19,08 TL
29.05.2014 18,55 TL 19,49 TL
05.06.2014 18,82 TL 19,26 TL
12.06.2014 19,02 TL 19,37 TL
19.06.2014 19,11 TL 19,60 TL
26.06.2014
19,14 TL
19,37 TL
03.07.2014 19,26 TL 19,34 TL
10.07.2014 19,18 TL 19,75 TL
17.07.2014 19,07 TL 19,74 TL
24.07.2014 19,07 TL 19,72 TL
31.07.2014 19,32 TL 19,95 TL
07.08.2014 19,46 TL 19,90 TL
14.08.2014 19,81 TL 20,14 TL
21.08.2014 20,13 TL 19,96 TL
28.08.2014 20,50 TL 20,37 TL
04.09.2014 20,61 TL 20,19 TL
11.09.2014 20,62 TL 20,52 TL
18.09.2014 20,38 TL 20,57 TL
25.09.2014
20,16 TL 20,64 TL
02.10.2014 20,19 TL 20,72 TL
09.10.2014
20,33 TL 20,64 TL
16.10.2014 20,66 TL 20,56 TL
23.10.2014 20,65 TL 20,70 TL
30.10.2014 20,54 TL 20,51 TL
06.11.2014 20,74 TL 20,41 TL
13.11.2014
20,60 TL 20,26 TL
20.11.2014 20,62 TL 20,19 TL
27.11.2014 20,40 TL 19,92 TL
04.12.2014 20,28 TL 19,93 TL
11.12.2014 20,32 TL 19,63 TL
18.12.2014
20,30 TL 19,45 TL
25.12.2014 20,45 TL 19,91 TL
01.01.2015 20,58 TL 20,09 TL
08.01.2015 21,50 TL 21,50 TL
15.01.2015 21,23 TL 20,72 TL
22.01.2015 21,52 TL 20,61 TL
29.01.2015 21,75 TL 20,88 TL
05.02.2015 21,94 TL 21,20 TL
12.02.2015 22,24 TL 21,62 TL
19.02.2015 22,58 TL 21,36 TL
26.02.2015 22,64 TL 21,72 TL
05.03.2015 22,68 TL 21,75 TL
12.03.2015 22,62 TL 21,58 TL
19.03.2015 22,52 TL 21,53 TL
26.03.2015 22,46 TL 21,64 TL
02.04.2015 22,46 TL 21,68 TL
09.04.2015 22,57 TL 21,68 TL
16.04.2015 22,67 TL 21,64 TL
24.04.2015 22,76 TL 21,83 TL
07.05.2015 23,19 TL 21,91 TL
14.05.2015 23,53 TL 22,18 TL
21.05.2015 23,65 TL 22,29 TL
28.05.2015 23,67 TL 22,22 TL
04.06.2015 23,67 TL 22,28 TL
11.06.2015 23,64 TL 21,99 TL
18.06.2015 23,78 TL 22,15 TL